Ekonomi Dünyası: Bunu hak etmiyoruz ve çok çalışmamız gerekiyor
Bu yazı için kafamda iki iddia vardı. Ya Türkiye’nin ekonomik ve sosyal olarak dünyadaki yeri, ya da dünyada yolsuzluktan yargılanan devlet başkanları; Kaderleri ve hikayeleri gibi seçim sonuçlarıyla doğrudan ilgili olmayan bir konuyu seçeceğimi düşündüm.
İlkini seçtim:
Tarihi bir seçim öncesinde adalet, eğitim, sağlık, teknoloji, sosyal göstergeler ve ekonomi alanlarında Türkiye neredeydi?
Baştan söyleyeyim. Hiç iyi durumda değiliz ve kim iktidara gelirse gelsin çok çalışması ve bu tabloyu düzeltmesi gerekiyor. Gerçekten de gençlerimiz böyle bir mirası hak etmiyor.
Park Geun-Hye, Jacob Zuma, Tony Saca, Alberto Fujimori, Cristina Fernandez de Kirchner, Omar al-Bashir ve Imran Khan gibi yolsuzlukla suçlanan, yargılanan ve hüküm giyen eski liderlerin neler yaptığını ve neler olduğunu daha sonra yazacağız. onlara. Örnekler çok…
ENFLASYONDA DÜŞMEK ÜZERE
Enflasyonda dünyada 11. sıradayız. Daha önce üçüncüydük. Talimatla endeksler oynandı, enflasyon düştü. Lübnan (yüzde 264), Venezuela (yüzde 156), Suriye (yüzde 139), Arjantin (yüzde 109), Zimbabve (yüzde 75,2), Sudan (yüzde 63,3), Surinam (yüzde 59,4), İran (yüzde 53,4), Haiti ( yüzde 48,2), Küba (yüzde 44,5) ve Türkiye (yüzde 43,68)… G20 ülkeleri arasında Arjantin’den sonra ikinci sıradayız.
ENAG’ın daha gerçekçi hesaplar yapan yüzde 105’lik enflasyonuna göre dünyada beşinci sıradayız.
Gıda enflasyonunda yüzde 54 ile dünyada 8. sıradayız.
İŞSİZLİK VE İSTİHDAMIN SONUNA GELDİK
G20 ülkeleri arasında işsizlikte Güney Afrika ve İspanya’nın ardından üçüncü sıradayız. Avrupa ülkeleri arasında işsizlikte 9. sıradayız.
OECD’de genç işsizliğinde İspanya’nın ardından geliyoruz.
İş, eğitim ya da stajyerlik yapanların oranında da orta genç (15-24 yaş) arasındayız.
Yaşlı istihdamında (55-64 yaş) OECD’de yine sonuncuyuz.
İstihdam oranında (25-64 yaş arası bir işi olanların toplam nüfusa oranı) OECD’de sonuncuyuz. G20 ülkeleri arasında sondan dördüncü sıradayız. Hele ki kadın oranı tabanlarda yeterli…
Çalışma süresi açısından (haftada 50 saat veya daha fazla çalışan insanların oranı), OECD’de yine sonuncuyuz.
BÜYÜK EKONOMİYİZ AMA HATASIZ GELİRLERDE DE TALEP EDİLİYORUZ!
Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYİH) açısından dünyanın en büyük 22. ülkesiyken, kişi başına geliri en yüksek 61. ülkesiyiz.
2021 itibariyle Türkiye ekonomisinin son 5 yıllık ortalama büyümesi yüzde 4,8. Çok iyi değil, kötü de değil. Ancak buna kamu dışı büyüme de diyebiliriz.
Çünkü gelir eşitsizliğinde durum pek parlak değil. Gelir eşitsizliğini ölçmek için kullanılan Gini katsayısına göre bu konuda 167 ülke arasında sondan 46. sıradayız. Türkiye, 38 ülkenin üye olduğu Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’nde (OECD) gelir eşitsizliğinin en yüksek olduğu 3. ülke… Gini katsayımız 0,41 ve Meksika ve Kosta Rika’nın ardından geliyoruz.
Günde 3,20 doların altında gelirle yaşayanların yüzde 2,2’si ile 166 ülke arasında 53. sıradayız.
OECD ülkelerinin ortasında, geliri yoksulluk sınırının altında olan ülkeler arasında Türkiye sondan 11. sırada yer alıyor. 0-17 yaş grubu yoksulluk oranlarında durum vahim; Kosta Rika’dan sonra ikinci sıradayız.
En tepedeki yüzde 20’nin en alttaki yüzde 20’ye oranının 7,8 katı ile OECD’de hanehalkı geliri bakımından Şili, Meksika ve Amerika Birleşik Devletleri’nden sonra dördüncü sıradayız.
LİRA DAMGA OLDU, YATIRIM GELMEDİ VE DERECİMİZ OLUŞUYOR
Mayıs ayı başı itibarıyla son bir yılda para birimi ABD doları karşısında en çok değer kaybeden üçüncü ülke konumundayız. Arjantin Pesosu yüzde 94 ve Pakistan Rupisi yüzde 52 değer kaybettikten sonra, Lira yüzde 30 değer kaybetti. Ağır yaptırımlar uygulanan Rusya’nın rublesi bile yüzde 17 düştü.
Doğrudan yabancı yatırımda (yatırımların GSYİH’ya oranı) 2021 prestijiyle OECD’de sonuncuyuz.
Standard & Poor’s’a (S&P) göre ülkemizin kredi notu B. Altımızda Nijerya, Pakistan, Ukrayna ve Arjantin gibi ülkeler var. Mısır, Jamaika, Güney Afrika ve Brezilya notları bizden yüksek.
YOLSUZLUKLA MÜCADELEDE DÜŞÜYORUZ
Gelelim yolsuzluğa, haklara, hukuka ve toplumsal göstergelere…
Dünya Bankası’nın katkılarıyla hazırlanan Dünya Yönetişim Endeksi’nde 100 üzerinden yapılan puana göre Hukukun Üstünlüğü puanımız 2021 itibariyle 36,5’tir. 2011’de 55,9’dur.
Yolsuzluğu Kontrol Etme puanımız 2011’de yüzde 58,8 iken yüzde 40,4 oldu. Düzenlemelerin Kalitesi puanımız 2011’de 63 iken 49 oldu.
Yolsuzluk konusunda gerçekten yapılacak çok iş var. Çünkü Uluslararası Şeffaflık Örgütü’nün Yolsuzluk Algı Endeksi’nde 180 ülke arasında 101. sıradayız ve 2013’ten bu yana 43 sıra geriledik. G20 ülkeleri arasında sondan dördüncüyüz. 2020 yılında 86. sıradaydık. Endekste puanımız 100 üzerinden 36.
HUKUK DEVRİMİNDE 140 ÜLKEDE 116’YIZ
Hükümetlerin şeffaflığı ve hesap verebilirliği konusunda, yolsuzluk, açık hükümet, temel haklar, adalet, kanun yaptırımı, düzen ve güvenlik gibi 8 kategoride hazırlanan Dünya Adalet Projesi’nin hukukun üstünlüğü endeksinde 140 ülke arasında 116. sıradayız. Adalette 114., temel haklarda 134. ve açık hükümette 105. sıradayız.
Economist Intelligence Unit’in 2022 Demokrasi Endeksi’nde 167 ülke arasında 103. sırada yer aldık. Türkiye endekste demokrasi açısından “melez rejimler”in ortasında yer alırken, Gambiya, Nepal, Bolivya ve Uganda demokrasiye bizden daha uygun ülkeler.
Heritage Foundation’ın 2022 Ekonomik Özgürlükler Endeksi’nde 2020 verilerine göre 165 ülke arasında 112. sıradayız. Bir önceki sıralamada 111. sıradaydık.
EN MEMNUN ÜLKELER SIRALAMASINDA 137 ÜLKE ARASINDA 106. SIRADAYIZ
Basın özgürlüğünde 165. sıraya geriledik ve çok kötü durumdayız. Rusya (164) ve Afganistan (152) bize yeter. Altımızda iki sıra Mısır ve Irak…
Ulusal parlamentodaki kadın oranı yüzde 17 ile yine alt sıralardayız. Bu konuda Pakistan (yüzde 20), Endonezya (yüzde 21), Arjantin (yüzde 45), Güney Afrika (yüzde 47) bize yetiyor, Batılı ülkeler de cabası…
Dünyanın en memnun ülkeleri sıralamasında 137 ülke arasında 106. sıradayız. 2022 için bu sıralamada Ukrayna 92. sırada yer alıyor. Güney Afrika 85., Rusya 70. sırada.
YAŞAM KALİTESİ KONUSUNDA SIERRA LEONE, BURKINA FASO VAR
Yaşamdan memnuniyet sıralamasında da OECD ülkeleri arasında son sıradayız. Olumlu duygulardan çok olumsuz duygulara sahip olduklarını belirten nüfus oranı bakımından organizasyonda sonuncuyuz.
Araştırma şirketi Gallup’a göre, Irak’tan sonra en çok öfke hissettiğini bildiren ülkeler arasında ikinci sıradayız. Peru, Lübnan ve Ekvador’dan sonra en fazla gerilimi hissettiklerini belirtenler arasında 4. sıradayız.
Global Citizen Solutions tarafından hazırlanan Yaşam Kalitesi Endeksi’nde Türkiye 197 ülke arasında 138. sırada yer alıyor. Üstümüzde Sierra Leone, Tacikistan, Burkina Faso, Kenya, Vietnam, Küba, Bangladeş var.
ÜNİVERSİTELER, AR-GE, İNOVASYON… YAPILACAK ÇOK İŞ VAR…
Dünyanın en iyi 1000 üniversitesi arasında Türkiye’den 10 üniversite var. İran’ın 29, Pakistan’ın 14 ve Mısır’ın 13 üniversitesi var. Batılı ülkeleri saymazsak.
Araştırma ve geliştirme harcamalarının milli gelire oranı yüzde 1,09’dur. Bu oran Çin’de yüzde 2,4, Güney Kore’de yüzde 4,81 ve İsrail’de yüzde 5,44. Bu konuda Kolombiya, Meksika, Şili, Romanya gibi ülkelerden yeterliyiz.
Ancak inovasyon endeksinde yüksek teknolojili ihracatın payı konusunda OECD’de sonuncuyuz.
İNSANİ GELİŞMİŞ ENDEKSİNDE YÜKSELİYORUZ AMA EĞİTİM VE SAĞLIĞA DİKKAT
Olumlu bir gelişme de Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı’nın her yıl hazırladığı İnsani Gelişme Raporu’nda yani insani gelişme endeksinde yükseliyor olmamız. 2019’da 59’uncu olduk, iki yılda 11 sıra yükseldik.
Ancak Arjantin, Macaristan, Slovakya, Katar, Şili, Suudi Arabistan, Polonya gibi ülkelerin hala altındayız. Buna rağmen insani gelişmede Karadağ, Kuveyt, Rusya, Romanya, Kazakistan, Uruguay, Gürcistan, Sırbistan, Bulgaristan gibi ülkeleri geride bıraktık.
Ancak burada da eğitimdeki durumumuz hızla göze çarpıyor. 2021-22 İnsani Gelişme Raporu’na göre Türkiye’de ortalama okula gitme süresi 8,6 yıl. Bu çok düşük. Karadağ’da 12,2 yıl altımızda, Arjantin’de 11,1 yıl üstümüzde. 12.8 yıl Rusya’da, 13 yıldan fazla Baltık ülkelerinde…
Sağlıkta pek iyi değiliz. Sağlık harcamalarının milli gelire oranı yüzde 4,6 (2020 verileri) ile OECD’de sonuncuyuz.
GEÇEN HAFTA NE OLDU?
ABD’de nisan ayı enflasyonu beklentiler doğrultusunda yüzde 0,4 artarken; Yıllık bazda yüzde 4,9. Ancak yönetimin borçlanma tavanı konusunda çıkmaza girmesi ve tüketici güven endeksinin son 6 ayın en düşük seviyesine gerilemesi borsaları tedirgin ediyor. Dow Jones endeksi haftayı yüzde 1 kayıpla kapattı.
Dolar endeksi DXY 102,41 ile son 4 haftanın en yüksek seviyesini gördü.
Petrol fiyatları biraz gevşemesine rağmen varil başına 70 doların üzerinde. Batı Teksas petrolü hafta boyunca 74 dolara yükseldi, ancak Cuma günü 70 dolardan kapandı.
Borsada yaşanan dalgalanmalar ve FED’in yeniden faiz artırımına gideceği spekülasyonları altın fiyatlarını etkiledi. Haftanın ilk yarısında 2.030 doların üzerinde seyreden altın, Cuma günü kapanışta 2.016 dolara geriledi.
BU HAFTA NE OLACAK?
Bu hafta dikkatler bazı Fed yetkililerinin konuşmalarına ve ABD’de perakende ticaret verilerine çevrilecek. Ayrıca sanayi üretimi, konut başlangıçları, yapı ruhsatları ve mevcut konut satışları gibi veriler de açıklanacak.
Japonya, Tayland, Hollanda, Polonya, İsrail ve Rusya ikinci çeyrek GSYİH büyüme oranlarını açıklayacak. Çin’de sanayi üretimi ve perakende satışlar, Kanada ve Japonya’da enflasyon oranları, İngiltere, Fransa ve Avustralya’da işsizlik oranları da yatırımcılar tarafından yakından takip edilecek.